28 Temmuz 2010 Çarşamba

Dünyada değerler yitip giderken kendime sorabiliyor muyum: "Değerlerime ben ne kadar sahip çıkıyorum" diye?


Bugün, Brahma Kumaris Meditasyon ve Kişisel Gelişim Derneği'nin Bolonya merkezinden bir eğitmenin, Antonella Ferrari'nin bir seminerindeydim. Konu da cesaret, güven ve yaratıcılık.
Bu kez kendi düşüncelerime değil, aldığım notlara yer vereceğim. İtalyanca'dan çeviri sebebiyle biraz anlam kayması olabilir, yine de olabildiğince düzeltmeye çalışacağım.

Başarılı da olabilirsiniz başarısız da, ama bir öncü durmaz, engelleri aşar.
Cesaret, güven ve yaratıcılık sayesinde yeni yöntemler ve düşünce yapıları keşfederiz.
En büyük ihtiyacımız cesarettir.
Normal olarak dışarıya bakarız. Ama içeriye bakmak, içeriyi gözlemlemek daha zordur, büyük bir cesaret ister, öyle ki en büyük cesareti ister.
Cesaret, korktuğumuz halde, korkmamıza rağmen hareket edebilme kabiliyetidir.
İçe doğru, kalbe doğru yolculukta derinleştikçe, yaratıcılığımız da artacaktır.
Korkmuş bir insan nasıl hisseder?
Kendinden memnuniyetsizdir, mutlu değildir, kaçmaya çalışır.
Pekala durup yüzleşebilmek nasıl bir duygudur?
Cesaretimiz olduğunda olayları şekillendirebiliriz. Olmadığındaysa kaçmaya meyilliyizdir.
Kaçmak yerine yüzleşme erdemine çalışsak, yaratıcılığımızla yeni yollar bulabiliriz.
Cesaretimizin olmadığını düşünüyorsak, sahip olduğumuz amaçlarımız doğrultusunda bunu deneyimleyebiliriz. Tıpkı cesaretsiz bir anne veya babanın, bir tehlike karşısında çocuğunu aslanlar gibi koruması gibi... Bu erdemi edindikten sonra da geliştiririz, geliştirmeliyiz.
Yaşamak için neye ihtiyacımız var?
Bilinç seviyesine, dengeye, değerlere...
Dünyada değerler yitip giderken kendime sorabiliyor muyum: "Değerlerime ben ne kadar sahip çıkıyorum" diye?
Dışarıda işler kötü olabilir olabilir, kötü insanlar, kötü hükümetler, kötü patronlar, ... Ama onları bir kenara bırakıp "ben neler yaptım?" diye sorguladık mı?
Yıllar öncesinde, elimde herşeyim vardı, çok iyi bir yaşantım... Dilediğim herşeye sahiptim ve birşey istersem sahip olabilirdim.
Ama yolda yürürken birden durdum ve sordum kendime: "mutlu muyum?"
Etrafımda herşey vardı, ama herşey maddeydi, maddelerle çevrilmiştim. Oysa ki kendimle iletişimim bozuktu, kendimi yeterince iyi anlayamıyordum, birşeyler eksikti.
Oysa ki mutluluk; doluluktur.
Dünya bizi tüketmeye iter, daha çok tüketmeye. Ama kalbimiz, başka şeylere ihtiyacımız olduğunu söyler.
Kendime güveniyor muyum? Pekala sadece kendime değil, etrafımdaki insanlara da güveniyor muyum?
Etrafımdaki insanlar, bana kendimi güvende hissettiriyorlar mı?
Çevremizde cesaretimizi kıracak insanlar vardır, ancak cesaretlendirecek insanlar da vardır, onları arayıp bulmamız lazım.
Eğer ben karşımdaki insana güveniyorsam, yaptıklarında, yapacaklarında onu cesaretlendirebiliyorsam, bana da öyle davranırlar ve kendime de öyle davranırım.
İnsanları gözlemlerken iki sorun dikkatimi çekti; ya hiç düşünmüyorlar ya da çok düşünüyorlar. Öyle çok düşünüyorlar ki, düşüncelerinin anlamlarını kaybediyorlar.
Duydukları, ama anlamını anlamadıkları cümleler söylüyorlar.
Kendi mantık süzgecimizi kullanmıyoruz şeklinde bir sonuç getiriyor bu da bana. Kendi mantık süzgecimizi kullanmıyoruz, olduğu gibi alıyoruz. Yaratıcılığımızı kullanmıyoruz.
Michalengelo için dostu Lorenzo der ki: "Senin yaptığın; güzeli görme sanatıdır!"
Yaratıcılık, güzeli görmektir, görebilmektir, onu tekrar yapılandırabilmektir, olanı olduğu gibi almak değil, içimize almaktır.
Sonuçta bunlar ruhsallıkla ilgili konular ve ruhsallık pratikte olmalıdır, gündelik yaşamda yer almalıdır.
Öğrendiğim ne varsa yarın, hatta hemen bu gece sorgulamaya, irdelemeye başlamalıyım.
...
Antonella Ferrari*
İtalya Kültür Merkezi
Beyoğlu/İstanbul
27/07/2010
-------
Antonella Ferrari, Livorno'da doğmuştur, 25 yılı aşkın bir süredir kişisel gelişim eğitmenliği yapmaktadır. Milano Üniversitesi'nden mezun olan Ferrari, Yaşayan Değerler Derneği’nin başkanlığı ve lider eğitmenliği görevlerini yürütmüştür. 4 kez "Uluslararası Sanat Forumu"nu düzenlemiş ve Radio Internazionale'de programlar yapmıştır. "Özgürlük Şarkısı" kitabının yazarıdır. Halen, Bologna'da yerleşiktir ve oradaki Brahma Kumaris Merkezi'ni koordine etmektedir.

1 yorum:

Yorumunuzla blogu zenginleştirdiğiniz için teşekkürler :)))