1 Ağustos 2012 Çarşamba

Ebeveynlikte De OL'an Oluyor, Biz Ne Anlam Yüklüyoruz?


Olan oluyor da biz ne anlam yüklüyoruz?
Dün bir ebeveynle konuşuyordum, çocuğuyla iletişim sıkıntıları yaşıyormuş ve destek talep etti.
Çocuklar farklı yaratıklar, hem hepimizin geçtiği hem de hepimizin unuttuğu bir süreç.
Açıkçası çok zorlandığım için kabul etmedim, gelişim ve ergen psikolojilerinde uzmanlaşmış arkadaşlara yönlendirmek istedim.
Ama oturmuşken sohbete başladık ve bir şey dikkatimi çekti, sizinle de paylaşmak istedim.
Çok başarılı geçmişi olan bir anne ve babadan olan çocuğun sırtında belli belirsiz yükler vardır efendim.
Ebeveynler bunu göremezler, çünkü süreç unutulmuştur ve ebeveynlik egoları da pek izin vermez.
Oysa çocuk bundan sıyrılarak yasamaya devam etmeye çalışır.
Üzerine bu yolculukta ebeveynler çocuğunun iyiliğini düşünerek bir sürü şeye iterler değil mi? Aslında zorlarlar ve bunlardan ilki de ideal çocuk formudur.
Eğer ufaklık bunlara uymazsa, bu sefer de cevap bulmayan beklenti hem ebeveynlerde hem de çocukta sorunlara yol açıyor.
Çocuk kısmını es geçsek bile, ebeveynlerin yaşadığı stres, ya başarısız olursa kaygısı, zaten başarılı değilse hep böyle mi gider korkusu...
İndigo Dergisi için röportaj yaptığım Kayhan Bey, ÖRAV Vakfı Genel Müdürü (Öğretmen Akademisi Vakfı), çocuklardan elimizi çektiğimizde daha başarılı olduklarını söylüyor.
Bu konuda ne düşünüyorsunuz bilmiyorum ama hoşlanmadığımız halde dürttüğümüz eğitim sisteminde çocukların ölen yaratıcılıkları bunun en bariz örneklerinden olabilir, ne dersiniz?
Farkında olmadan çocuğunuzu normal yapmak istiyor olabilir misiniz?
Normal, normdan geldiğine göre, kalıplarda bir çocuk mudur arzunuz?
Değilse özgünlüğünü bulmasında yardımcı olmanız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bir çocuğun desteği de kavgası da ailesiyle değil mi?
Bu sözlerim bir yaşam koçu olarak değil, hala çocukluğunu yasatmaya çabalayan bir oğulun sözleri.
O sebeple karsımdaki hanımla konuşurken fark ettim ki, ergen arkadaşlarla birebir çalışmasam bile, ergenlikten sorun yaşadığına inanan ebeveynlere yardımcı olmaya karar verdim.
4 yıl önceydi sanırım, bir başka hanımla konuşuyordum. Benden oğluna koçluk yapmamı istemişti. Çünkü sorunlu bir çocuktu ve anneye dünyayı zindan ediyormuş.
Ama hanımla tanıştığımız görüşmede, aslında çocuğunun kendi halinde yaşadığı, sadece annenin taleplerine, beklentilerine, değişimlerine uymadığı ve bu yüzden annenin de sıkıntılar yaşadığı çıkmıştı ortaya.
Teyzeciğim “yine de siz oğlumla çalışın” dediğinde, kabul etmemiştim. “Ortada bir sorun olmadığını görüyorsunuz, sıkıntı hissinin sizden doğduğunu görüyorsunuz, bunlara rağmen oğlunuzu beklentilerinize yönelik değiştirmemi mi talep ediyorsunuz?” diye sormuştum. Evet deyince, etiğime aykırı olduğu için reddetmiştim.
OL’an oluyor, ama biz ona ne anlam yüklüyoruz? Sıkıntı yaşıyorsak çocuklarımızla, bu bizim algılarımızdan geliyor.
Onlarla yüzleşmeli, onları geliştirmeliyiz.

1 yorum:

  1. harika bir noktaya değinmişsin. Aslında önce ebeveynlerin beyinleri toksitlerden temizlenmeli ki çocuklarının geç dimağlarını kirletmesinler. Çoğu anne-baba bunun farkında bilr değil. Sizin gibi eğitmenlere, psikologlara çok iş düşüyor.

    YanıtlaSil

Yorumunuzla blogu zenginleştirdiğiniz için teşekkürler :)))