26 Mayıs 2014 Pazartesi

Ayma Kandili

Daha önce bahsetmiş miydim emin değilim elif hep vurmuştur beni.
Biçimi kılıç gibi diye düşünmüştüm, kılıç yaptığım tek spor.
Biçimi kılıç yarası gibi…
“Bilmez idim, aşk ne uzun hece imiş” dediğinde Yunus Emre, gözümde sadece elif harfi canlanır, benim için aşktır elif.
Tınısı fa notasında sanırım, yüreğimi okşar hep.
En sevdiğim insanların çoğu Elif adında.
Bir sürü şey sayabilirim.

Hafız bir arkadaşım bunun sebebinin açık olduğunu söylemişti. “Sen adem için çalışıyorsun. Adem, elif, dal ve mim ile yazılır. İsyansever birisin hem de aydınlanmaya çalışıyorsun elif diktir, kıyamdadır. Rûku eden dal’dır, secdeye başını koyan ise mim.”
Yaşam biçimimle anlatmıştı elif sevdamı.
Yüksekliği de seviyorum, yüceliği de. İnsanın uyanması için çalışıyorum, önce kendimi uyandırmaya çalışarak.
Dün Miraç Kandiliydi. Açıkçası çok aram olmuyor dini vakitlerle, bana gelen mesajlardan görüyorum. Ama Miraç etkiledi beni, oturup biraz araştırdım ve daha da etkilendim. Büyüklerimizin anlatılanlardan ötesi varmış… 
Özetle iki mesaj yakaladım. Birincisi; insan kişisi yükselmeye nazır, yeter ki hazır olsun. Yücelmek hepimize mümkün.
İkincisi; Miraç’tan Kuran’da bahsedilmiyor, demek ki hayatta da henüz görmediğimiz, duymadığımız, göz ardı ettiğimiz, akıl etmediğimiz, bilmediğimiz, yok saydığımız bir sürü mesaj, bir sürü öğüt saklı olabilir.
En sevdiğim hadislerden biri geldi aklıma; "Görmesini bilene, her yerde ayet vardır"
Geçmiş Miraç Kandiliniz mübarek olsun.
Tez zamanda aymanız, aymamız dileğiyle…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuzla blogu zenginleştirdiğiniz için teşekkürler :)))