27 Temmuz 2012 Cuma

Peşin Yargı Saçma Yargı


İleri düzey gelişim öğretilerinde en çok tekrarlanan şeylerden biridir; "yargılardan sıyrılın" diye. Oysa en sık düştüğümüz hal nedir; önden yargılara sahip olmak...
Geçen gün metrodayken önümde bir adam, bir şeyler tutuyordu. Düşmesin, dağılmasın diye poşetleriyle ilgilenirken, elinden tuttuğu 3-4 yaşlarındaki çocuğunu unutmuştu. Metronun hareketleriyle sallanan çocuk, başını hafifçe korkuluk direklerine çarpmıştı ve babası fark etmemişti. Tekrar etmesin diye çaktırmadan elimi koydum çocuğun başını vurabileceği alana. Ve bir kez daha çocuk sallandı ama bu kez elime gelmişti başı, acımamıştır.
Çok tatlı bir çocuktu ve baba olma özlemimden midir bilmiyorum, hem çocuğun şirinliğine bakıyordum hem de babasına söyleniyordum içimden; oğluna biraz göz kulak olsa... Ah be adam!
Sonra içsesimi duymuş olacak ki adam, çocuğu diğer yanına aldı, daha güvenli olacaktı.
2 saniye sonra ise kucağındaydı çocuk, sarılıyordu.
Belki ben aşık olduğum kadına öyle sarılmamışımdır, aşk ile bakıyordu çocuğuna, kokluyordu, kulağına birşeyler fısıldıyordu. Çocuk ise şen şakrak gülüyordu.
Bu adam, az önce hayırsız olan, çocuğuyla ilgilenmeyen baba değil miydi?
İki saniyelik bir şeyle adam hakkında nasıl bir yargıya varmıştım. Neyse ki süreç içinde düzelttim hızlı yargımı.
Peki ya daha fazla gözlem yapamayıp da düzeltemediğim başka hızlı yargılarım, önyargılarım, peşin yargılarım varsa...
Daha da yalın düşünmeliyiz, hemen bir etiket koymaktan çekinmeliyiz diye paylaşmak istedim sizinle.
Zira kısa bir sahnede gördüklerimizden çok daha fazlası olabilir senaryonun kendisi ve biz hem eksik hem de tatsız şeylerde takılıp kalmış oluruz.
Hepimizin gizli veya açık hızlı yargıları var. Küçük bir özenle bunları tespit edip aşabiliriz. Kendi fark ettiklerinizi paylaşmanızı diliyorum: cozum@mustep.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuzla blogu zenginleştirdiğiniz için teşekkürler :)))